http://www.yudosk.org |
Özellikle bu tür aktiviteleri yaptıktan sonra; bütün hayatını kafelerde, sinemalarda, alışveriş merkezinde geçiren insanları anlamamaya başladım çünkü hayatın orada olduğunu düşünmüyorum ve kendimde kapalı alan sevmiyorum ama bence insanlar, çok tembelleşti ve korkak oldular. Yeni bir şey denemeye çekiniyorlar ve sonucunun iyi yada kötü olması, fark etmez. Risk almıyorlar.
Ben onlardan olmak istemiyorum. Bunun için aktivitleri yapabileceğim bir yer aramaya başladım ve YUDOSK'u buldum ve istediğim zaman onlara katılıp, yeni yerler keşfedebiliyorum, gezebiliyorum. YUDOSK, kendi içinde, yürüyüş yapmak isteyen bir grup insanın bir araya gelmesiyle sesini birkaç yılda duyurmuş bir kulüp ve şuanda 2000'den fazla üyeleri bulunmakta ve daha da artıyor. Son 1 yada 2 yılda, insanların doğa aktivitelerine daha fazla ilgili olduğunu gördüm ve bu kişiler ya kendince yada bir kulüple bu tür aktiviteleri yapıyorlar. Bu imkanları en iyi YUDOSK ve türevleri kulüpler sağlıyor ama benim favorim YUDOSK. Kendileri çok iyi organize olabilmiş, tamamiyle kafa dengi insanların buluştuğu ve sadece outdoor aktivitelerle kalmayıp; dans, fotoğraf kursları, yemekler, eğlenceler, ada gezmeleri vs.. yapan bir ekip. Kısaca her şey mevcut ve çok eğlenceliler. Artık insanların böyle imkanları var. Bu aktiviteler için ödediğiniz tek ücret, kendi yiyeceğiniz ve ulaşımınızdır.
Her akitivite, farklı kategorilerde sıralanıyor.İstediğinizi seçersiniz. Tabiki amaç; herkesi doğaya kazandırmak ama sırf eğlenceye gelinen aktivitelerde yapsanız, gene yürüyüşü deneyeceksiniz çünkü herkes size anlatacak. Kıskanıcaksınız.
Yürüyüşler, zorluk derecelerine göre ayrılıyor. Kolay rotadan başlarsınız, zora doğru ilerlersiniz. Amaç zaten, hem aktivite yapmak, eğlenmek ve yeni yerler görmek. Zaten o kulübe girdiğinizde, yeni insanlar tanıyorsunuz ve bir bakmışsınız, her hafta aktivitelerde adınız yazıyor. Dikkati çekmek istiyorum ki; YUDOSK üyeleri, benden azcık yaşlılar. Ben 24 yaşındayım, genç ve çevik olmam lazım ama inanın o kulüpte, bana taş çıkartacak çok insan var. Çok sportifler, yorulmuyorlar. Ben kendimden utandım. Bir de, neyi merak ettiğimi sorarsanız, bu insanlar çalışıyor mu? Çünkü vakitlerini o kadar güzel harcıyorlar ki, ben çalıştıklarına inanmıyorum. Önce yorgun olmaları lazım, sonra aktiviteye enerji bulmaları lazım. Ben şuan da çalışan bir insan olarak ve bir aktivite yapmaya zaman ve enerji bulamayarak, asosyal bir çalışan olacağımdan korkuyorum ve tabi ki YUDOSK insanlarını kıskanıyorum.
Yürüyüş diyorduk... Yürüyüşler eğlenceli çünkü önce bir manzara görüyorsunuz, sonra oturup keyfini çıkartabiliyorsunuz veya çok neşeli bir ekip oldukları için, 2 dakika sonra halay çekebiliyorsunuz. YUDOSK, bir kafa dinleme yeri. Herkes, keyif için burada. Ben, yorulmayı seviyorum, taze oksijen aldığımı biliyorum ve yorulduktan sonra beslenmeye ve sıcak bir bardak çay içmeye bayılıyorum. Bir kere; çilek getirmiştim kavanozda. O yükü taşıdım ama gölün başında onu yediğimde, tamam dedim. Şuanda krallar gibi yaşıyorum. Benim gibi düşünenleri davet etmek için, YUDOSK'u anlatıyorum. Yoksa bana para vermiyorlar, reklam için ama belki Oğuz abiyle bunu bir konuşurum. :)
Yürüyüş yaparken, bir meyva ağacına takılmaya ve onu sömürmeye bayılıyorum. Bir meyveyi dalından yemek kadar güzel bir şey yok. Yandaki ağaç kuşburnu ağacı. Düşünün 50 kişinin, bir meyve ağacına saldırdığı anı ama olay o meyveyi hayatlarında hiç yemediler gibi değil, sadece böylesi daha zevkli ve daha taze. Birde sizin yorgunluktan aç olma durumunuz var tabi.. Alt köşede gördüğünüz üzere, bir meyve ağacına, dört kişi çullanmış durumda.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder